Sağlık

Yeme alışkanlıkları ruhumuzu etkiliyor

Diyetimiz ve yaşam tarzımız sağlığımız üzerinde düşündüğümüzden çok daha fazla etkilidir. Yemek yemek ve gerçek beslenme birçok kez aynı noktada buluşmayabilir. Karnımız tok ama beynimiz ne olacak?

Sağlıklı besinlerin şifa verici özelliklerinden hastalıkların önlenmesinde yararlanılabileceği gibi hastalıkların tedavisinde de faydalanmak mümkündür. Fonksiyonel Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Enstitüsü Bilimsel Koordinatörü Prof. Dr. Nuray Yazıhan, sağlıklı yaşama bütüncül bir yaklaşımla değer verilmesi gerektiğini belirterek, beyin sağlığımızın da ihmal edilmemesi gerektiği konusunda uyardı. Nuray Yazıhan, COVID-19 sonrası nörolojik sorunların arttığına dikkat çekerek, beynimizi iyi besleyecek sağlıklı besinler hakkında değerli bilgiler verdi.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Fizyopatoloji ve Disiplinler Arası Gıda Metabolizması Anabilim Dalı, Klinik Beslenme Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Sağlıklı beslenme trendinin artmasıyla birlikte bu alandaki bilgi kirliliği de artıyor. Alanında uzmanları bünyesinde barındıran Fonksiyonel Beslenme ve Sağlıklı Uzun Ömür Enstitüsü, modern insanın karşılaştığı sorunlara bilimsel veriler ışığında yön vermeyi ve yaşam kalitesini artırmayı amaçlıyor.

Beslenme alışkanlıklarının ve şiddetli stresin hastalıklara davetiye çıkardığını, sağlığa bütüncül bir yaklaşımla bakmak gerektiğini belirten Prof. tüm.

Akdeniz diyeti gibi daha sağlıklı beslenme biçimlerinin yaygın olarak uygulandığı toplumların ömrü daha uzundur. Spor ve insan ilişkilerinin daha yakın ve sıcak olduğu aktif bir yaşam tarzının yanı sıra aile ve arkadaşlarla keyifli vakit geçirmenin önemini vurgulayan bir yaşam tarzını benimsediklerini görüyoruz.

Beyin sağlığının düşmanları: Yetersiz beslenme, aşırı gerginlik ve COVID-19

Nörolojik hastalıklardaki artışa dikkat çeken ve bu artışın özellikle Kovid-19 sonrası daha da belirginleştiğine dikkat çeken Prof. Dr. Nuray Yazıhan, “Beslenme alışkanlıklarımız yetersiz ve dengesiz; Protein, yağ, karbonhidrat, vitamin ve mineral eksiklikleri, besinleri düzgün sindirememe, emilim bozuklukları veya intoleransların nörolojik hastalıkların artmasında önemli faktörler olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca çok veya sürekli gerilim altında olmak hormonal ve metabolik dengemizi bozarak beyin sağlığımızı olumsuz etkiler. Özellikle COVID-19’dan sonra nörolojik sorunlarda bir artış var.

Alzheimer ve Parkinson hastalığı özellikle yaşlanan bireyleri etkiler. TÜİK’in 2019 verilerine göre Türkiye’de 65 yaş üstü her 100 kişiden sekizine Alzheimer teşhisi konmuş olup, bu oran daha da erken yaşlarda hızla artmaktadır. Beslenme alışkanlıklarımız ve yaşam tarzımız hastalıkların ortaya çıkmasında çok etkili faktörlerdir.

Başta kanser, otoimmün ve nörolojik hastalıklar olmak üzere kronik hastalıkların görülme sıklığının ülkemizde ve tüm dünyada hızla arttığı bir gerçektir. 2023’te yapılan geniş çaplı bir araştırma, COVID-19’lu bireylerde bağışıklık sistemini etkileyen otoimmün bozuklukların ve nörolojik hastalıkların teşhislerinde yaklaşık yüzde 40 artış olduğunu bildirdi.”

İşte beynimizin sevdiği besinler…

Güçlü antioksidan gıdalar ve sağlıklı yağlar tüketin! Batı tipi beslenme tarzı, fast food tüketimi, asitli içecekler ve aşırı gıda tüketimi sağlığımıza zarar verir. Çalışmalar, uzun süre beyin izleme yeme kalıplarını takip eden kişilerin daha az bilişsel bozukluğa ve nöronlara daha az zarar verdiğini gösteriyor.

prof. Nuray Yazıhan, beyin dostu besinlerle ilgili şu önerileri sıraladı: “Son araştırmalarda güçlü antioksidan etkiye sahip mor kırmızı meyveler, sumak ve karanfil gibi baharatların tüketilmesinde fayda var. Özellikle polifenoller, karotenoidler, resveratrol, glutatyon, karnosin, omega 3 yağ asitleri, D vitamini, B-küme vitaminleri, sfingolipidler, serin ve kolin içeren besinler takviye olarak kullanılmalıdır.

Nöron yapısını desteklemek için zeytinyağı, hindistancevizi yağı, balık yağı, kril yağı gibi sağlıklı yağların tüketiminin Alzheimer ve demans gibi birçok nörodejeneratif hastalığa karşı koruduğu gözlemlenmiştir. yağlı tohumlar; Ceviz ve badem gibi çiğ kuruyemişler de yağ ve beyin gelişimini destekleyen magnezyum ve çinko gibi mineraller açısından zengindir. Bu özellikleri ile beyin sağlığını destekleyen tüm diyetlerde yer alırlar.”

Karma Küme Fonksiyonel Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Enstitüsü Bilimsel Koordinatörü Prof. Dr. Nuray Yazıhan da özellikle çocukların hem beyin gelişimi hem de fiziksel sağlığı açısından nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda değerli bilgiler verdi. Yazıhan, meyve suları yerine antioksidan özellikli meyvelerin tüketilmesini öneriyor; Rafine şekerler, işlenmiş etler, gazlı gazlı içecekler ve fast foodlardan uzak durulması gerektiği uyarısında bulundu. prof. Dr. Nuray Yazıhan son olarak vücuttaki iltihaplanma, asidoz ve oksidasyonu azaltan beslenme modellerinin beden ve zihin sağlığı açısından olumlu etkilerinin olduğunun altını çizdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu